100 yılı yakın süredir devam etin sessizce bir milleti yok eden İ?rail zulmü, artık saklanabilecek, gözlenebilecek boyutu çoktan aştı. Son zamanlarda Filistin’de yaşanan zulüm, katliam, soykırım dünyanın gözleri önünde cereyan ediyor. Milenyum çağında, Filistin’in insanı dramı vicdan sahibi her insana dokunuyor. Öyle ki, dini, dili ırkı ne olursa olsun insan ona acı veriyor. Dünya yaşanan bu soykırım ve drama sessiz kalamayacağını anladı ve aktiviteler başta tüm medeni Avrupa ve gezegenimiz insanı Mısır’ın Refah kapısını dayandı. Aynı inancı paylaşmasa dahi 100 yıldır devam eden bu direnişe şapka çıkartıp, saygı göstermesi gerektiğini fark etti.
Dünya bu yaşanan zulüm ve dramı ve hatta soykırımı gördü, peki İslam ülkeleri bu güne kadar neredeydi, neden bu yaşanan dramı görüyor ve sessiz kalmayı tercih ediyordu? (Bu soru başlı başına ayrı bir makalenin konusu)……
Çok sayıda varlığı olan İslami ülkeler içinde en dikkat çekici çıkışı ve savunmayı yapan bir tek Türkiye’miz oldu. BU gönüllere bir nebze umut üfledi ama tepkimiz sadece Ulusal kamuoyunda sesimizi yükselterek, tepkimizi koymakla oldu. ARTIK FİİLİ MÜDAHALE ZAMANI GELMEDİ Mİ? BU müdahale için kaç Filistinli İnsanın, gencin, yaşlının, çocuğun, bebeğin öylesi(şehit olmanı) gerekiyor? Balinaların hakkını savunan, Afrika’da ki açlıktan perişan olan çocuğun sesi olmayana gayret gösterin, dünyaya insan hakları güzellemesi yapan insanlar Filistin’de vefat eden (şehit olan) insanların çocukların dramına neden sessiz kalmayı tercih etti ediyor?
Birileri inancı, yaşantı farklılığı veya devletlerinin aldığı yüklü borç ve nedeni ile sessiz kalabilir, lakin sözde Müslüman İslam devleti olan ülkeler neden sessizliğe gömüldü bunu anlayamıyorum, anlayabileceğimi de sanmıyorum. Yoksa Allah’a inancımız mı zayıfladı, kendinden kat kat üstün orduların hikâyeleri çocuklarımıza anlatırken, Bedir Savaşını, Çanakkale Zaferini vs. hikâye olsun diye mi anlattık. Komşusu aç iken tok uyuyan bizden değil (sav) hassasiyetinde olan bir Peygamberin ümmeti değil miyiz? Artık bu zulüm, dram, insan hakları ihlalleri, bu vandallık, canilik,, adına ne derseniz diyen bitmeli. İki devletli bir çözüm sağlam temellere oturtulmalı, hatta gerekirse İ?rail haritadan silinmeli veya çok başka bir kıtada kendine verilecek küçük bir toprakta yaşamını devam ettirmeli. Ama artık Filistin insanı insan olduğunu yaşayarak öğrenmeli….
ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNİM
Sonunda Avrupa yıllardır yaşanan bu zulme sessiz kalamadı ve BM Genel Kurulu, Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü başlığı ile toplanmayı başardı.
BM Genel Kurulu, Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanmasına İlişkin New York Bildirgesi’ni 142 ülkenin "evet" oyuyla kabul etti. ABD ve İsrail’in de aralarında olduğu 10 ülke karara "hayır" dedi.
Umarım atılan bu adım ve atılacak adımlar Filistinli kardeşlerimizin kurtuluşuna birer vesile olur. Ve Allah’ım buz kullarının üzerindeki Filistin borcunu hakkıyla ödemeyi nasip eder. Bu kıyamete keder bu fani dünyada acı ve zulüm geren tik ümmet Hz. Muhammed(sav)’in ümmeti olmaz!
Bir sonraki yazımızdan buluşana kadar selam, muhabbet ve daim dûa ile.
