Garibler Çay Ocağının En Güzel Çayyaşı Ramazan Pişkin!
Yasin Övüt
Garipler Çay Ocağının En Güzel Çayyaşı; Ramazan Pişkin!
Allah'ı öyle bir sahipleniyorlar ki, başka insanlara yönelecek bir Allah bırakmıyorlar. Sonra da o insanlara ağızlarından tükürükler saçarak allahsız diyorlar. Senin inandığın Allah tüm kainatın Allah'ı olma özelliğini yitirmiş zaten, sana ve avanene hizmet veren bir Allah'a dönüşmüş.. Senden ve avanenden olmayana inanacak bir Allah bırakmamışsın ki ey reziller.
Bu garibe her akşam kumkapı'da fasıl yapıp eğlenen insanlar değil, bir dergahta bir mecliste ders yapıp Allahçılık oynayanlar muhaliflik kusuyordu. Ali'yi de onlar öldürmüştü, hüseyin'i de. Hallac'ı öldürenler de onlardı, ebu hanife'yi de. Kral’dan çok kralcılığı bir yere kadar anlayabiliyor zihin ama Allah'tan çok Allahçığlığı anlamak gerçekten çok zor.
Garip garibi, farklı olan farklı olanı bir bakışta anlar. Garipliği tüm hücrelerinden dışarıya vuran bir adamı öldürme azmi gösterenlerle aynı havayı teneffüs etmek bile tek başına işkence olarak yetiyor insana.
Rahmet olsun sana; garibler çay ocağının en güzel çayyaşı, gittiğin meclise selam eyle, sen de yaşayanların sofrasına oturdun artık.
Garibim ve gönül adamım, gül huylu desenler dokudun hayat (tespih) tezgâhında. Gül rengi ile boyanmıştı ipliklerin. Gül kokardı tezgâhında her ilmikler. Dikenlerini aşıp zirvelerde açardın. Gül rayihaların vardı nefesinde, gül rengi hatıralar bıraktın arkanda. Her insan, hedefe giden yolu, çizili haritadan cüzî iradesi ile kendisi seçer. İlahi adalet imtihan kaidesi ile müdahale etmez yapılan bu seçimlere. Ömrünün sonuna kadar izlediğin yol belirleyicidir imtihanın neticesini.
Ya, yönünü bulup, aydınlık ve düzgün bir yolda yürüyerek ulaşır menzili maksuduna ya da bulamayıp, çırpınıp duracağı bir bataklığa düşer.
Ramazan Pişkin ağabey, haritada yolunu iyi seçip güzel yürüyenlerdensin. Hayat tezgâhında gül renkli ipliklerle dokunmuş gül desenli izler bıraktın dünyaya. Gönül iklimindeki güzellikleri eserlerine yansıtarak Hakk'a yürüyen bir gönül insanıydın. Örnek hayatın izlerini gelecek nesillere bırakantın.
Akıl almaz bir hunharlığa gittin. Bir sızı olarak kalacaksın kalplerimizde. Masum ve mazlumen terk eyledin dünya’yı. Ukba’da gülsün yüzün inşallah.
Ruhun şâd olsun.
“İlim, ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır.
Okumaktan mânâ ne? Kişi Hak'kı bilmektir.”
